Yıllar önce bir Elazığspor maçına gitmiştim. Ne tarihi hatırlıyorum ne karşı takımı ne de maçın skorunu. Maraton tribününde oturmuş güzel güzel eğleniyoruz, taraftar coşkulu. Süper Lig'e ilk yükseldiğimiz zamanların heyecanını hissetmiştim. Maçtan sonra bir arkadaşımla oturduk. Benim aksime koyu Elazığsporlu. 2 bin civarı taraftar gelmiş deyince inanmadım. Bana göre en az 7-8 bin vardı. Meğerse ben tribün ortasında eğlenirken her yer öyle zannediyorum.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçim çalışmaları kapsamında Çarşamba günkü durağı Malatya ve Elazığ oldu. Gündüz vakti Malatya'daydım. Doğrusunu söylemek gerekirse Erdoğan'ın tarihindeki en sönük miting gerçekleşti. Kısmet Elazığ dedi şehrimize misafir oldu. Al bi Malatya da burası dedik. Miting boyunca belediye adaylarının tanıtımı dışında belediyecilik adına zerre bir şey konuşulmadı. Erdoğan kendi kredisini kullanıyor belli ki. Ekonomik, siyasi, hukuksal problemler derken seçim yarışında son virajlar dönülüyor. Mollakendi Belediyesi'nde yaşanan skandal, Şerifoğulları ailesinin Palu eşrafına yönelik söylediği iddia edilen sözler derken Elazığ seçimleri AK Parti adına işleri daha da zorlaştırıyor. Muhalif basının Mollakendi Belediye Başkanı Enis Doğan'ın Murat Kurum ile fotoğraflarını boy boy yayınlaması İstanbul'daki seçimleri bile etkileyebileceğini gösteriyor. Bu kadar olumsuzluk üzerine Erdoğan'ın miting alanında 65 bin kişi olduğunu söylemesi 3 gündür konuşulan konular arasında. Ölçüyorlar, biçiyorlar, hesaplıyorlar. Kimisi doğru sayı diyor. Kimisi azami 10 bin kimisi 3 bin diyor. İşin sonunda 65 bini söyleyen iyi bir azarı hakediyor. Sokak dedikodularına göreyse Erdoğan oldukça sinirlenmiş. Kendi kredisinden yıllardır beslediği partililer Erdoğan'ın çeyreği kadar çalışma zahmetine girse Elazığ mitinginde coşkulu bir kalabalık yaratabilirlerdi. Son aylardaki kendi içindeki çekişmelerini bir kenara bırakıp yek vücut seçim hazırlığına girmek yerine objektiflere çıkma gayretinde bulunmak, Ahmet Kaya'nın deyimiyle "nerden baksan tutarsızlık, nerden baksan ahmakça."
Miting alanında namaza duran kardeşimi de unutmadan söyleyeyim: Tamam en dindar sensin eyvallah. Yarın diğer gün Yeniden Refah Partisi veya Saadet Partisi mitinglerinde aynısını görsen; bunlarında işi gücü şov dersin. Yaptığın hareket AK Parti dindarların partisi diyecekleri anlamına gelmiyor. EN basit ve yaygın ifadeyle diyecekleri şudur: "Bunlar dini kullanıyor."